Boat Builder – 16 Şubat 2016 | SÖYLEŞİ 54. Sayı (Ocak-Şubat 2016) Burla Makina Yamaha & Marine Araçları Satış ve Pazarlama Müdürü Orhun Şentürk, gerek dıştan takma motorlar ve deniz motosikletlerinde gerekse şişme botlar ve fiber teknelerde Burla ürünlerinin tercih edilmesinin başlıca sebeplerini; yüksek kalitesi, teknolojisi ve satış sonrası hizmetleri olarak sıralıyor…
Burla Makina Yamaha & Marine Araçları Satış ve Pazarlama Müdürü Orhun Şentürk, gerek dıştan takma motorlar ve deniz motosikletlerinde gerekse şişme botlar ve fiber teknelerde Burla ürünlerinin tercih edilmesinin başlıca sebeplerini; yüksek kalitesi, teknolojisi ve satış sonrası hizmetleri olarak sıralıyor…
Türkiye’nin ilk ithalat firması Burla Makina, 1911 yılında kurulmuş. Aydınlatmadan, iş makinalarına, takım tezgahları ve elektrikli el aletlerinden fotoğrafa birçok farklı sektöre hitap eden firma, Yamaha ve Marine Araçları Bölümü ile de denizcilik sektörüne yönelik faaliyet gösteriyor. Burla’nın Yamaha ve Marine Araçları Bölümü, Yamaha’nın dıştan takma deniz motorları ve deniz motosikletlerinin yanı sıra, Brig şişme botlar ve Finnmaster fiber tekneler başta olmak üzere dünyaca ünlü markaların ürünlerini Türkiye pazarına sunuyor.
Burla Makina Yamaha ve Marine Araçları Bölümü’nün, Yamaha’nın dıştan takma deniz motorları, deniz motosikletleri ve kar motosikletlerinin ithalatını yaptığını belirten Yamaha & Marine Araçları Satış ve Pazarlama Müdürü Orhun Şentürk, “Aynı zamanda bu ürünlerin yedek parça ve satış sonrası hizmetlerini de veriyoruz. Bunun haricinde Ukrayna’dan ithal ettiğimiz Brig şişme botlar var. Bu marka ile de özellikle son iki senedir ciddi olarak sektörde kabul edilebilir bir konuma geldik. Tabi kabul edilebilirliğin yanında tercih edilebilir olmak da çok önemli ki, bu konuda da gayet iddialıyız. Ayrıca, 3 yıldır da Finlandiya’dan Finnmaster markasının 5 ila 8 metrelik fiber teknelerini ithal ediyoruz. Bunlar da ağırlıklı olarak Yamaha dıştan takma motorlarla kullanılabilecek olan modeller.
Burla’da üretim yok. Sadece ithalat yapıyoruz. Marine bölümünde yaklaşık 50 tane yetkili bayimiz, 40’a yakın da yetkili servisimiz var. Doğrudan satışımız hiç yok, tamamen bayilerimiz aracılığıyla tüm Türkiye genelinde satış yapıyoruz. İçinde yer aldığımız ürün segmentlerinde başa oynayan markalardan biriyiz” diyor. En büyük rekabet avantajımız, satış sonrası hizmetlerimiz “Hangi sektörde yer alırsanız alın, satış yapabilmek için satış sonrası hizmetlerinizin ve yedek parça stoğunuzun iyi olması gerekir” diyen Şentürk, şöyle devam ediyor: “Biz firma olarak satış sonrası hizmetler ve yedek parçaya özellikle büyük önem veriyoruz. Bizim pazarda hem kabul edilmemizin hem tercih edilmemizin en önemli nedeni, markalarımızın kalite ve güvenilirliğinin yanı sıra satış sonrası hizmetler ve yedek parçada rakipsiz olmamız. Bize en büyük rekabet avantajını bu yönümüz sağlıyor.”
“Satış sonrası hizmetlerdeki teknik elemanların yeterli seviyede hizmet vermesini sağlayan eğitimleri vermeye büyük özen gösteriyoruz. Yamaha’nın Yamaha Teknik Akademisi adı altında global anlamda tüm ülke temsilcilerine uyguladığı bir eğitim sistemi var. Bu eğitimleri alan teknik elemanlar, bronz kademesinden başlayarak, gümüş ve altın olmak üzere 3 seviyede sertifikalandırılır. Tüm dünya ile birlikte biz de bu eğitimleri düzenli olarak yapıyoruz. Tüm servislerimizde, en azından bronz kademede bir teknik personel yer alıyor. Bu sertifikaların geçerlilik süresi 3 yıl. Eğitimler sürekli devam ediyor ve 3 yıl içinde bir üst kademeye geçemeyen personelin sertifikası iptal oluyor. Dolayısıyla en baştan eğitimlere ve sınavlara girmesi gerekiyor. Bu eğitimlerin içeriği de Japonya’da hazırlanıyor. Zaman zaman Japon temsilciler de gelip eğitim veriyorlar. Verdiğimiz hizmetin kalitesini bu şekilde yükseltebiliyoruz.” “Yani bilgi sahibi iseniz sertifika sahibi olabiliyorsunuz. Değilseniz, sadece pratikle doğru hizmeti veremezsiniz. Çünkü 10 yıl öncesindeki ürünlerin teknolojisi ile şu andaki ürünler arasında ciddi anlamda fark var. Artık bilgisayarlar işin içine giriyor. Bilgisayarı motora bağlıyorsunuz, anında arızayı tespit edebiliyorsunuz. Yeterli bilgiye sahipseniz çok daha kolay arızayı tespit edip çok daha kolay giderebiliyorsunuz. Bu nedenle, bu eğitimleri düzenli olarak veriyoruz. Yine bu nedenle, satış sonrası hizmetlerde ve yedek parçada bir numara olduğumuzu söylemekten çekinmiyorum.”
Dıştan takma motorlarda teknoloji değişiyor “Dıştan takma deniz motorlarında teknoloji sürekli gelişiyor. Özellikle yüksek beygir motorlarda, dijital remote kontroller işin içine girmeye başladı. Özetle, müşteriye kullanım kolaylığı sağlayan, çevreye karşı daha duyarlı teknolojiler geliştiriliyor. Yamaha’da bir LAN (Local Area Network) sistemi var. Eskiden motoru tekneye monte ederken bir sürü kablolama yapmak gerekiyordu. Şimdi, LAN sistemi ile kablosuz olarak monte edilebiliyor. Bilgisayarlardaki gibi bir HUB sistemi yer alıyor ve bütün kablolar oraya takılabiliyor. Dolayısıyla montajı da çok kolay oluyor.” “Bundan 10 yıl öncesinde iki zamanlı ve dört zamanlı motorlar konuşuluyordu. Artık tamamen 4 zamanlı motorlar konuşuluyor. Tabi, çeşitli çevresel standartlara uygun şekilde üretilen 2 zamanlı motorlar da var. Ama biz artık sadece dört zamanlı motorların ithalatını yapıyoruz. Bu dört zamanlı motorlarda da teknolojik olarak farklılıklar ortaya çıkmaya başladı. İki zamanlı motorlarda karbüratörlü motorlar ağırlıktaydı. Dört zamanlı motorlar teknolojisiyle birlikte enjeksiyonlu motorlar ortaya çıkmaya başladı. Tabi cihazlar daha hassas olmaya başladı, dolayısıyla yakıt kalitesi çok önemli. İki zamanlı motorlar yakıta karşı bu kadar hassas değildi. Bir sıkıntı olduğunda karbüratör açılıp temizleniyordu. Enjeksiyonlu olduğu zaman her kullanıcı açıp temizleyemez. İki zamanlı motorlarda bilgisayarla arıza tespiti yapamazdınız, dört zamanlı motorlarda yapabiliyorsunuz. Dolayısıyla herkeste bu bilgisayar teknolojisi olmadığı için mutlaka bir yetkili servise götürülmesi lazım. Bu açıdan bakım onarımı kolaylaştı ama biraz daha pahalı olmaya başladı. Şimdi yetkili servis bilgisayarla arızayı tespit ediyor ve doğru yere müdahale ediyor.”