Son üç yıldır uyguladıkları ‘Yamaha Teknik Akademisi’ eğitim yatırımlarını 2017’de de sürdüreceklerini söyleyen Orhun Şentürk, temsilcisi oldukları markaların yeni modellerini potansiyel kullanıcılarla buluşturacaklarını aktardı. 28 Temmuz 2017 – Makina Magazin Emel ÜNAL BULUT/İSTANBUL
Aydınlatmadan iş makinalarına, takım tezgahları ve elektrikli el aletlerinden fotoğrafa kadar birçok farklı sektöre hitap ettiklerini anlatan Burla Makina Yamaha Marin Pazarlama ve Satış Müdürü Orhun Şentürk, Yamaha ve Marine araçları bölümü ile de denizcilik sektörüne yönelik faaliyet gösterdiklerini kaydetti.
Firmanın Yamaha ve Marine araçları bölümünün, Yamaha’nın dıştan takma deniz motorları ve deniz motosikletlerinin yanı sıra, Brig şişme botlar ve Finnmaster fiber tekneler başta olmak üzere dünyaca ünlü markaların ürünlerini Türkiye pazarına sunduğunu belirten Şentürk, “Denizcilik sektöründe 50 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren firmamız, temsilcisi olduğumuz Yamaha, Brig ve Finnmaster markalarımızı deniz severler ile buluşturmakta. Öne çıkan ürünlerimiz ise; Japon menşeili Yamaha dıştan takma deniz motorları, deniz motosikletleri, kar motosikletleri, Ukrayna menşeili Brig katlanabilir ve fiber karinalı şişme botlar, Finlandiya menşeili Finnmaster fiber tekneler” diye konuştu.
“Yedi coğrafi bölgede de varız” Burla’nın marin alanındaki bayilerinin genelde kıyı şeridinde yoğunlaştığını ifade eden Şentürk, Akdeniz ve Ege kıyılarının tamamında var olduklarını kaydetti. Karadeniz’de Sinop, Samsun ve Trabzon’da, iç bölgelerde ise Urfa, Van ve Ankara’da bayilerinin olduğunu aktaran Şentürk, şöyle konuştu: “Ankara, denizi olmamasına rağmen en çok amatör denizci belgesinin alındığı, bizim de yoğun olarak çalıştığımız bölgelerden biri. Kısacası, Türkiye’nin yedi coğrafi bölgesinde de, satış ve satış sonrası hizmetleri verebiliyoruz.”
Yamaha’nın 10 yıl öncesinde Türkiye pazarının lideri olduğunu, ancak sonrasında pazara giren göreceli olarak uygun fiyatlı markalar nedeniyle bir fiyat dezavantajının oluştuğunu ve pazar payının düştüğünü ifade eden Orhun Şentürk, özellikle son üç yıldır uyguladıkları fiyat ve pazarlama politikaları ve etkinlikler sayesinde, markanın yeniden yükselişe geçtiğine işaret etti. Temsilcisi oldukları markaların yeni modellerini Türkiye’deki kullanıcılar ile buluşturmak istediklerinin altını çizen Şentürk, sunmuş oldukları ürün ve hizmet kalitesini mümkün olan en üst seviyede mevcut ve potansiyel müşteriler ile buluşturup, müşterilerin ürünleri keyifle kullanmalarına fırsat ve olanak yaratabilmeyi hedeflediklerini belirtti.
“Satış sonrası hizmete büyük önem veriyoruz” Ağırlıklı olarak ithalat yapan bir firma olmakla birlikte, zaman zaman Ortadoğu ülkeleri ve Türki Cumhuriyetleri’ne ihracat da yaptıklarını anlatan Şentürk, satış sonrası hizmet ve yedek parça konusuna özellikle büyük önem verdiklerinin altını çizdi. Orhun Şentürk, “Bizim pazarda hem kabul edilmemizin, hem tercih edilmemizin en önemli nedeni, markalarımızın kalite ve güvenilirliğinin yanı sıra, satış sonrası hizmetler ve yedek parçada rakipsiz olmamız. Bize en büyük rekabet avantajını bu yönümüz sağlıyor.
Satış sonrası hizmetlerdeki teknik elemanların yeterli seviyede hizmet vermesini sağlayan eğitimleri vermeye büyük özen gösteriyoruz. Yamaha’nın, ‘Yamaha Teknik Akademisi’ adı altında global anlamda tüm ülke temsilcilerine uyguladığı bir eğitim sistemi var. Bu eğitimleri alan teknik elemanlar, ‘Bronz’ kademesinden başlayarak, ‘Gümüş’ ve ‘Altın’ olmak üzere üç seviyede sertifikalandırılır. Tüm dünya ile birlikte biz de bu eğitimleri düzenli olarak yapıyoruz” dedi.
